Yaşama Hayat Neşe Katan İnsani Aktivitelerimiz ...

 

    Yaşama Hayat Neşe Katan İnsani Aktivitelerimiz

 

Yaşama hayat neşe katan insani aktivitelerimiz, ihtiyaç duyduğumuz yaşantımıza renk katan güzellikleriyle dolu olmasına rağmen, varlığıyla gerekli olan enerjimizi meydana çıkaran gülümseten boşluk alanlarını dolduran, vefa, dostluk, kardeşlik değer bilmek, kadir kıymet vermek bize hareket katan olmamasıyla, bugünlerde bizi uzak tutan pandemi gibi odalara hapis ederek araya mesafelerle özlemi arttırarak durmaksızın sızı veren yapısıyla durmaksızın umutları eksilten gülüşleri soldurtan yapısından uzak tutan varlığıyla olmaktan uzak tutan, yaşam aktivitelerimizden tekrar buluşturan adımları atarak kavuşmayı Rabbim nasip etsin inşallah.

 

Bu güzelliklerden ayrı kalarak, boşa emek harcamaktan geri durmaktan, kaynak ve zaman kaybı yaşamamaları yok saymaktan, farkında olmadan olmasa da boşa enerji tüketimle aksi yönde kullanım süreçlerinde kullanmak bize kazançtan çok, zararlar vermektedir, bugün bu aşikâr olarak gözlenmektedir. Bizlerin yeniden inşallah sıfırdan başlayarak, gönülden muhabbetle buluşarak birbirimize değerler vererek bir arada olmamızın faydası hemen de belli olacaktır, yavaştan alırsak belki de bir yarım yüzyıl süren bir süre sonra anlaşılabilmesi de mümkündür.

Küreselleşmeyi tam tersi bir ifadeyle, “dünya insanlarının ekonomik, siyasi, iletişim ve sosyal açılardan birbirine yakınlaşması ve bir bütün olma yolunda ilerlemesidir. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte, değişen ve gelişen dünya düzeninde birçok yenilikler meydana gelmiştir” yapısını değiştirerek, bundan uzaklaşarak. Kendini düşünme diğer insanları yok sayma modeli bir yandan insanların daha önce hiç görülmemiş bir düzeyde ezmesiyle yaşam hakkı tanımayan adımlarıyla, kültürlerle kopuk yaşamasını sağlarken, bu karşılaşma ve çarpık yaşamanın sonucunda birbirlerini seveceklerinin garantisini gördüğümüz yaşadığımız ve çıplak gözle gördüğümüz gibi yaşam hakkı veremiyor! Sömürgeci güç olarak bildiğimiz batının edepsizleri, birbiri hakkında sahip olduğu düşüncelerin halada pek de değişmediğini, diğer insanlara duymuş oldukları hınca hınç yaşamaya hak vermeyen kafalarına yapıştırılmış oldukları etiketlerinden kolay kolay sökülmeyeceğinin de, bizlerin bunun aksi yönde çaba içinde olmaz isek sökülmeyeceği de malumumuzdur.

Zihnimizde ki insani kalıplara uymayan ayrılıklar, hayatın yaşamın da ki kalıba uymayan uyaranları göz ardı etmemize, aramızdaki merhametli yaklaşımları yok ederek buzdan duvarların araya çekilmesine neden olur. Hâliyle diğer insanları hiçe saymak beklentilerimizi kendimize göre belirlemek yıkımı dehşetli sonucunu getirir aşikâr olan haliyle. Bakın batıya sömürgeci güçlerin kazandık derken her gün batarak, insanlıklarından uzaklaşarak dünya ve ahiretini yok saymalarının çığlığı gözlerinde okunurken, ölüm anında hiç susmayacak şekilde sonsuza kadar devam edeceği inancımızla Rabbim bu halleri bizden uzak eylesin inşallah. Bizler imanla imanın merhametli bakış açısıyla değişmekle birlikte, bunun aksi zulme götüren değişime karşı dirençli oluşumuzla, bunlara inşallah fırsat vermeyerek yaşantımıza tüm insanlığın yararına olacak adımlar atarak, mutluluğu her daim her iki cihanda yakalayacağız inşallah. Selamlarımla.

Mehmet Aluç